Barthes'ın 1965'te kaleme aldığı Sur Racine (Racine Üzerine) edebiyat eleştirisi alanında büyük tartışmalara neden olur. Bu kitabıyla Raymond Picard gibi geleneksel kuramcıların hedefine yerleşir; gazeteler, kültür-sanat-edebiyat ekleri Barthes'ı çarmıha geren yazılarla dolup taşar. Barthes'ın bu tartışmaya cevaben 1966 yılında kaleme aldığı Eleştiri ve Hakikat, klasik eleştirel yaklaşım olarak tarif edilen gerçeğe benzerlik ve bu benzerliği sabitleyen nesnellik, beğeni, anlaşılırlık kriterlerinin muhafazakârlığına temelden bir itirazdır. "simgesel bir eleştirinin özgürlük ve sınırlarının tartışılması gerektiğini" savunan Barthes'ın metni, birçokları tarafından Yeni Eleştiri'nin manifestosu olarak kabul edilmektedir. Eleştiri ve Hakikat, edebiyat yapıtının metin odaklı okumasını öneren ve eleştirinin de ancak bu perspektiften yaratıcı bir üretkenlik ortaya koyabileceğini öne süren Barthes'ın en önemli eserlerinden birisidir.
Barthes'ın 1965'te kaleme aldığı Sur Racine (Racine Üzerine) edebiyat eleştirisi alanında büyük tartışmalara neden olur. Bu kitabıyla Raymond Picard gibi geleneksel kuramcıların hedefine yerleşir; gazeteler, kültür-sanat-edebiyat ekleri Barthes'ı çarmıha geren yazılarla dolup taşar. Barthes'ın bu tartışmaya cevaben 1966 yılında kaleme aldığı Eleştiri ve Hakikat, klasik eleştirel yaklaşım olarak tarif edilen gerçeğe benzerlik ve bu benzerliği sabitleyen nesnellik, beğeni, anlaşılırlık kriterlerinin muhafazakârlığına temelden bir itirazdır. "simgesel bir eleştirinin özgürlük ve sınırlarının tartışılması gerektiğini" savunan Barthes'ın metni, birçokları tarafından Yeni Eleştiri'nin manifestosu olarak kabul edilmektedir. Eleştiri ve Hakikat, edebiyat yapıtının metin odaklı okumasını öneren ve eleştirinin de ancak bu perspektiften yaratıcı bir üretkenlik ortaya koyabileceğini öne süren Barthes'ın en önemli eserlerinden birisidir.