Peri Gazozu

Stok Kodu:
9789750512018
Boyut:
13 x 19.5
Sayfa Sayısı:
198
Basım Tarihi:
2019
Dili:
Türkçe
%50 indirimli
14,00
7,00
Stokta var
9789750512018
362945
Peri Gazozu
Peri Gazozu
7.00

“Vicdanımız kuruyor. Babalarını erken kaybetmiş yetim çocukların
masum başlarını koyacakları göğüsler çoktan çöktü, farkında
mısınız? Göğüs çöktükçe zulüm tepemizde kalıyor. Kavisli ve dolaşık
geçmişimizse, bozuk düzenimizin telleri olmuş. Duyduğunuz sesler
bu yüzden içli ve bu kadar derinden geliyor.
Şimdi bir türlü sığamayıp, delice bir kavgaya tutuştuğumuz, adına
Anadolu denen şu kadim topraklarda, binlerce yıl önce hüküm
sürmüş, bir Hitit kralının oğullarına bıraktığı vasiyete bakın
isterseniz: ‘Öldüğümde beni, usulünce yıkayın, göğsünüze yaslayın ve
toprağa bırakın.’ Bu kadar.”

Hayatın en yalın ve en efsunlu meseleleri, ölüm ve yaşam, anne-
baba-çocuk arasındaki zor muhabbet, büyümek ve yaşlanmak
üzerine… Vefalı bir oğulun gözüyle. Bilhassa ölümün, ölümle
başetmenin olağanüstülüğü ve olağanlığı üzerine… “Alışmaya”
direnen bir hekimin gözüyle.
Taşranın sıcak kucağı ve serin kasveti üzerine… Orayı hem içinden
hem dışından bilen bir evladının gözüyle.
Türkiye’nin ipin ucundaki yakın tarihinin gölgesi… Kalbi avucunda
birinin gözüyle.
Ercan Kesal’dan, aynanın kenarındaki fotoğraflar misali hayat
parçaları, sohbet makamında insan hikâyeleri.

“Vicdanımız kuruyor. Babalarını erken kaybetmiş yetim çocukların
masum başlarını koyacakları göğüsler çoktan çöktü, farkında
mısınız? Göğüs çöktükçe zulüm tepemizde kalıyor. Kavisli ve dolaşık
geçmişimizse, bozuk düzenimizin telleri olmuş. Duyduğunuz sesler
bu yüzden içli ve bu kadar derinden geliyor.
Şimdi bir türlü sığamayıp, delice bir kavgaya tutuştuğumuz, adına
Anadolu denen şu kadim topraklarda, binlerce yıl önce hüküm
sürmüş, bir Hitit kralının oğullarına bıraktığı vasiyete bakın
isterseniz: ‘Öldüğümde beni, usulünce yıkayın, göğsünüze yaslayın ve
toprağa bırakın.’ Bu kadar.”

Hayatın en yalın ve en efsunlu meseleleri, ölüm ve yaşam, anne-
baba-çocuk arasındaki zor muhabbet, büyümek ve yaşlanmak
üzerine… Vefalı bir oğulun gözüyle. Bilhassa ölümün, ölümle
başetmenin olağanüstülüğü ve olağanlığı üzerine… “Alışmaya”
direnen bir hekimin gözüyle.
Taşranın sıcak kucağı ve serin kasveti üzerine… Orayı hem içinden
hem dışından bilen bir evladının gözüyle.
Türkiye’nin ipin ucundaki yakın tarihinin gölgesi… Kalbi avucunda
birinin gözüyle.
Ercan Kesal’dan, aynanın kenarındaki fotoğraflar misali hayat
parçaları, sohbet makamında insan hikâyeleri.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat