“Yeniçeriler kapıyı zorlarken” düşler üstüne düşüncelere dalan Uzun
İhsan Efendi, kapı kırıldığında klasik ama hep yeni kalabilen sonuca
ulaşmak üzeredir: “Dünya bir düştür. Evet, dünya... Ah! Evet, dünya bir
masaldır.” Kendini saran dünyayı düşleyen bir haritacının, düşlerinden
devşirdiklerini döktüğü Puslu Kıtalar Atlası adlı kitap oğlunun eline
geçtiğinde onu kendisinin bile tahmin edemeyeceği maceralara sürükler,
oysa yaşayacakları elindeki kitaba çoktan yazılmıştır.
Geçmiş üzerine, dünya hali üzerine, düşler ve “puslu kıtalar” üzerine bir
roman. Hulki Aktunç’un önsözüyle...
“Yeniçeriler kapıyı zorlarken” düşler üstüne düşüncelere dalan Uzun
İhsan Efendi, kapı kırıldığında klasik ama hep yeni kalabilen sonuca
ulaşmak üzeredir: “Dünya bir düştür. Evet, dünya... Ah! Evet, dünya bir
masaldır.” Kendini saran dünyayı düşleyen bir haritacının, düşlerinden
devşirdiklerini döktüğü Puslu Kıtalar Atlası adlı kitap oğlunun eline
geçtiğinde onu kendisinin bile tahmin edemeyeceği maceralara sürükler,
oysa yaşayacakları elindeki kitaba çoktan yazılmıştır.
Geçmiş üzerine, dünya hali üzerine, düşler ve “puslu kıtalar” üzerine bir
roman. Hulki Aktunç’un önsözüyle...